‘Doğum günümü hiç kutlanmadı ki, kaç yaşında olduğumu bileyim. Sadece ben, senin yaşındayken, o zaman on iki veya on üç yaşında ancak olurdum. Yaptığım bir hırsızlıktan bol ekmek çalmıştım. Herkes yedi beni okşadı. Yanımızdakilerden biri, ‘Aferin Halil sen adam oldun. On üç yaşında ancak olursun.’ Öyle sevindim ki biri benim yaşımın kaç olduğunu söylemişti on üç yaşındaymışım. Bu yaşın bana ait olmasını benimsedim. Ondan sonra üç yıl geçti. Şimdi demek ki on altı yaşındayım,’ dedi. Bunlar benim yaşamım oldu çıktı.
Aybegüm, Gökçen ve Manas…
Bu üç çocuk özel bir görev için görevlendirilmiştir. Yok olmak üzere olan hayvanlara yardım edecek ve insanlığa büyük bir katkı sağlayacaktır. Bilge Nasniratnam ile tanışacak, kendilerine sunulacak olan bilgileri toplayacak ve bu bilgilerle şifreye ulaşmaya çalışacaklardır.
Eser; bize sunulan bu evrende tüm canlıların yaşam hakkının olduğunu ve buna saygı göstermemiz gerektiğini vurgularken; arkadaşlığın, yardımlaşmanın ve kendine benzemeyeni de sevip, kollamamız gerektiğini anlatmaktadır.
İftara az bir vakit kalmıştı. Annesi sofrayı hazırlarken babası Akif’le muhabbet ediyordu:
-Bak evlat, kalemi kuvvetli şair İsmet Özel der ki “Biz oruç tutmak suretiyle bütün yaratılmışlara bir ümmet olarak, ümmetin tamamı olarak hitap ediyoruz: Bizi yaratan Allah’tır. Biz hayatta kalıyorsak yediklerimiz, içtiklerimiz yüzünden değil. Allah bizi yaşattığı için hayattayız. Bu dünya hayatını Allah bize nasip ettiği için böyledir. Bunu bütün bir ümmet olarak başta kâfirlere, sonra da bütün mahlûkata ilan ediyoruz, tebliğ ediyoruz. İslam’da ibadetlerin hepsi küfre darbe vurmakla alakalıdır.”
-Babacığım, yani biz namazda olduğu gibi oruç tutarak da küfre darbe vurmuş mu oluyoruz?
-Bak ne güzel anladın. Hadi sofraya geçelim. Şimdi ezan okunacak.
-Teravihten sonra da Kadir Suresi’ni okuyalım mı baba? Malum son on gün geldi bile.
-Tabi ya çok iyi düşündün. Hadi bakalım. Allah kabul etsin.
Hey sen!
Evet sen, şu anda bu yazıyı okuyan çocuk!
Maceradan maceraya atılmak ister misin?
“Evet” mi dedin?
O zaman sıkı dur, elinde bir uza macerası tutuyorsun.
Uzayı araştırmayı seven Bintuğ ve Göktuğ’un nefes kesen macerası seni bekliyor! Bir sevgi gezegeni olan İsoryama’dan gelen dostların yardımıyla uzay yolcuğuna çıkan Bintuğ’u ve Göktuğ’u acaba ne gibi maceralar bekliyor?
“İSORYAMA – AMAYROSİ” mücadelesinden sevgi mi üstün ayrılacak oksa nefret mi?
Bu kitapta okuyacağın maceralar gelecekte astronot olduğunda belki senin de başından geçecek!
Ülkemizi zekice taktikler sayesinde düşmanlardan kurtarmayı bilmiş ve yıkılmakta olan bir imparatorluktan yepyeni modern bir ülke kurmayı başarmış bir liderin çocukluğu acaba nasıl geçmiş olabilir hiç düşündünüz mü?
İşte bu kitap ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ne denli zeki ve ileri görüşe sahip olduğunu, zorlu koşullar altında nasıl pratik çözümler bulduğunu ve ülkemizi kurarken yaptığı devrimlerin temelinin aslında nasıl oluştuğunu göstermektedir.
Edirne’de yaşayan Maral ve Seçkin adında iki sevimli kardeş vardı. Sıcacık sevgi dolu bir ailede büyüyorlardı.
Bir gün ailece Çanakkale’ye gitmeye karar verdiler ve yola çıktılar. Yol boyunca nerelere gideceklerini planladılar. Süreleri kısıtlı olduğundan Çanakkale Şehitlikleri Müzesi ve Şehitlikler Abidesi’ni ziyarette bulundular.
Unutulmayacak bir gün yaşayan bu iki kardeş, Ayakkabı Ustası Dedeleri İsmail’in anlattıklarıyla da tarih bilgilerini güçlendirdiler.
Bir çocuğun düşüne girebilmek,
Yüzünde bir gülücük olabilmek,
Ona güzel bir hayat sunabilmek,
İmkanları paylaşabilmek,
En büyük mutluluk olsa gerek.
İmkanlar paylaşılınca güzel
Merhaba sevgili arkadaşlar. Benim adım Poyraz. Annem belediye başkanı olmaya karar verdi. Adaylığı sürecinde ben hep onun yanındaydım. Duyduklarımı, yaşadıklarımı ve öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Neler neler öğrendim bir bilseniz! Ayrıca sizden bir konuda da yardım isteyeceğim. Eğer annem belediye başkanı seçilirse, çocuklar için şehrimize neler yapmasını istersiniz? Aklınıza gelen yaratıcı projelerinizi benimle paylaşmaya ne dersiniz? Örnek olması açısından sınıfımdaki bazı arkadaşlarımın fikirlerini aşağıda sizlerle paylaşmak istiyorum. Kitabımı mutlaka okuyun. Çok heyecanlı bir seçim süreci ve arkadaşlarımın harika projeleri sizleri bekliyor.
“Ben bir çocuk olarak belediye başkanından sadece çocukların kullanabileceği bir tiyatro salonu yapmasını isterdim. Başka şehirde oturan bir arkadaşım söylemişti, onların şehrinde çocuklar için özel tasarlanmış tiyatrolar varmış.”
“Ben yaşadığım şehirde bilim merkezlerinin olmasını isterdim. Bilimi büyük insanlar değil, çocuklar yapmalıdır. Çünkü bilim çocukları her zaman görünmezler.”
“Ben çeşit çeşit oyuncakların olduğu, çimlerin içinde bir oyun parkı isterdim. Bizim mahallemizde oyun parkı var ama ailemden biri olmadan gitmem tehlikeli olabiliyor. Çünkü çok araba yolu var. Belediye başkanından isteyeceğim güzel bir oyun parkı.”
“Ben belediye başkanından çocuklar için bir meclis kurmasını isterdim. Biz çocuklar doğuştan birçok hakka sahibiz. Bu haklarımızdan biri de kendini ifade etme özgürlüğü. Eğer çocuklar için bir meclis kurulursa biz çocuklar istediğimiz her şeyi mecliste konuşabiliriz.”
Birbirinden ilginç olayların yaşandığı masallar ülkesine gitmek ister misiniz? Çocuklar.
Peki bu ülkede sizi ne mi bekliyor?
Padişahlar, saraylar, şehzadeler, sultanlar, başından tuhaf olaylar geçen hayvanlar, tek kulaklı tavşan, dilek ırmağı, iyilik seven insanlar ve daha neler neler…
Her sayfada farklı bir yolculuğa çıkacak, eğlenirken düşünecek, düşündükçe öğreneceksiniz. Uçsuz bucaksız hayal dünyasında dolaşmaya ve yeni hikayeler dinlemeye hazır mısınız?
Hangi kuşun yumurtası tavuk yumurtasından küçük olsa da kat kat fazla besleyicidir? Uçamadığı hâlde iyi yüzebilen tek kuş türü vardır, onu tanıyor musunuz? Bir kuş, sadece bir saniyede tam 80 defa kanat çırpabilir mi? Dünyadaki en iri canlı bir otobüsten ne kadar büyüktür? Bir fil günde kaç kilo ot yiyebilir? Filler kaç metre uzaklıktan suyun yerini tespit edebilir ve ne kadar uzaklıktan arkadaşlarıyla haberleşebilir? Onlara en çok yardım eden hayvanlar hangileridir? Misk ve amber kokuları, hangi hayvanların vücudundan elde ediliyor? Kanatları olmadığı hâlde yüksekten atlayıp yavaşça inen hayvanları tanıyor musunuz? Vücut büyüklüğü ile orantı kurulduğunda dünyada zıplama rekoru kıran mini mini minnacık böceği tanıyor musunuz? Teknolojide hangi hayvanları taklit ediyoruz? Besinlerin kokusunu antenleriyle, tadını da ayaklarıyla alan sevimli narin böcekleri tanıyor musunuz?
Geleceğin büyükleri olan akıl küpü çocuklar, bu soruların cevaplarını ve çok daha fazlasını bu kitapta bulacaksınız.
İşte biz de çocuklarımızın güçlü yanlarını görürsek, eksik olan taraflarına değil de güzel taraflarına bakarsak hayat daha güzel bir hale gelir. Her çocuk öğrenebilir. Kimileri farklı yolla kimileri yetenekleri ile…
Önemli olan onlara güvenebilmektir. Yanlarında olduğumuzu hissettirebilmektir.
Ey güzelliği, sevgisi, muhabbeti cennetteki nimetleri bile unutturan Biricik Rabbimiz,
Yeryüzünde yarattığın ağaçlar, kuşlar, çiçekler, kelebekler, meyveler, tohumlar sayısınca… Yağdırdığın tüm yağmur damlaları ve kar kristalleri sayısınca… Gökyüzünde yarattığın yıldızlar, gezegenler, galaksiler sayısınca… Evrendeki atomlar, moleküller, elektronlar, protonlar nötronlar sayısınca Sana teşekkür ederiz.
Tüm bunların sayısınca Senin birliğini ve benzersizliğini, her türlü kusurdan uzak olduğunu, kudretinin ve ilminin sonsuzluğunu, sanatının eşsiz güzelliğini ilan eder, tüm bu gerçeklere gönülden şahitlik eder,
Hepsinin sayısınca Senden hata ve kusurlarımızın affını dileriz Ey Güzeller Güzeli Biricik Rabbimiz… Merhametine, affına, lütuf ve ikramlarına her zamankinden çok fazla muhtacız hepimiz…
Can ve Emre, bir zaman küresi ile yanlışlıkla geçmişe gidiyorlar. Ürkütücü dinozorlar, tehlikeli ırmak ve şelaleler, gizli geçitler, karanlık dehlizler, buzlarla kaplı mağaralar ve sarp kayalıklarla dolu bu zamanda; unutulmaz ve soluk kesici bir macera bekliyor çocukları…
Emre, Down sendromlu özel bir çocuk ve elinizdeki kitap esas olarak; Can ile Emre’nin dürüstlük, fedakârlık, hoşgörü gibi erdemler ile belli başlı değerleri temel alan, özel, sevgi dolu dostluğunun hikâyesini anlatıyor.
Küçük kâşifler; farklılıkların zenginlik olduğunu ve özel bir çocukla kurulacak ilişkinin büyük bir ayrıcalık olduğunu özellikle vurgulayan bu serüvenlerle dolu kitabı keyifle okuyarak, hayata dair önemli dersler çıkaracaklar.
Haydi, zaman küresini korkusuzca çevirelim o zaman!
Yalnız bir Çikolata Renkli Koala, sıkıcı günlerinden kaçış ararken, Beyaz Leylek ve Uzun Kuyruklu Maymun ile tanışır. Ormanın gizemlerini keşfederken, dostluğun ve doğanın korunmasının önemini öğrenir.
Peki, bu yeni arkadaşlıklar ona neler kazandıracak? Doğanın derinliklerinde macera dolu bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?
Bir çocuk kalbi vardır, tertemiz dupduru,
Bir de çocuk kalabilenlerin aydınlık ruhu…
Bilimsel araştırmalar gösterdi ki düzenli olarak kitap okumak;
Çocukların anlama, yorumlama ve ifade etme yeteneğinin artmasına,
Hafızanın güçlenmesine,
Söz dağarcığı ve dil yeteneğinin gelişmesine,
Okul başarısının önemli ölçüde artmasına,
Stres, can sıkıntısı, depresyon gibi rahatsızlıkların önlenmesine ve azalmasına,
Küçük yaşlardan itibaren kitap okuyanların meslek hayatında okumayanlara göre çok daha başarılı olmasına,
Daha bilinçli, donanımlı, sağlıklı ve huzurlu nesillerin yetişmesine sebep olduğunu göstermektedir.
Sözün özü: FAYDALI KİTAP EN İYİ ARKADAŞTIR. Bu kitapta; 10 yaşından 100 yaşına kadar herkesin İLGİSİNİ ÇEKEBİLECEK şiirler, yetenek geliştirici etkinlikler ve seçmeli testler yer alıyor.