Deneme, öykü, hece şiiri, roman, kitap inceleme yazılarımdan sonra, farklı zaman ve alanlarda yazmış olduğum (aforizma) özdeyişleri de bir araya toplama düşüncesiyle oluşturulmuş bir çalışmadır. Bazı okurlar, alması gereken mesajı, deneme/öykü/anı/şiir/roman diliyle yazılmış olmasını tercih etmezler. Kısa ve özlü anlatımlara daha fazla ilgi duyarlar. Her zaman geçerli olmamakla birlikte, bu da bir tercih nedenidir. Beş bölüm şeklinde hazırlanmış eserimde; günlük yaşamdan gözlemler, öneriler, eleştiriler, duygu ve düşünceler bulacaksınız. Belki de aradığınız bir cümle ile karşılaşacak, onun ışığıyla, daha uzun yazılar yazmanın, yaşamsal yol haritası çıkarmanın ipucunu yakalayacaksınız. Zihninizde oluşan soru ve sorgulara cevap arayacaksınız. Çekincelerinize dert ortağı, şüphelerinize dayanak, sevincinize yoldaş, endişelerinize sırdaş olacak belki de. Çünkü yangın için bir kıvılcım yeterli olduğu gibi, bir kazan hamurun ekmeğe dönüşmesi için çok az miktar maya kafidir. Ve koca çınarın gövdesini, toprak altında küçücük bir tohum taşımaktadır.
Okumak; bir arayış, yürüyüş, yenilenme, zihinsel bir birikim aracıdır.
Ayşe Topçu der ki;
Güzel sözler, zihnimize estetik bir haz verdiği gibi aynı zamanda hayatımıza yön veren faydalı sözlerdir. Düşüncelerini ve tecrübelerini özlü bir şekilde ifade ederek bize miras bırakan tüm insanlara teşekkür etmeliyiz. Çünkü hayat yolunda doğru istikamette gitmemiz için bu sözler bir işaret levhası gibi yön verir.
Piyasada güzel sözlerle ilgili birçok derleme kitap bulunmaktadır. Bu tür derlemeler aynı zamanda derleyenin hayata bakış açısına göre değişiklik gösterir. Herkes değişik çiçeklerden bir buket yapar ama her buketin farklı güzelliği vardır.
Ben de Dünyanın en ünlü isimlerince söylenmiş binlerce sözü özenle seçip, kitabımın özgün bir eser olmasına gayret ettim. Sözleri seçerken düşünce dünyam çok renklendi. Kitabı okuyan her öğretmen, öğrenci, yazar, siyasetçi ve konuşmacının da düşünce dünyasını çok zenginleştireceğini umuyorum.
1939 yılında Mersin ilimizin Mut ilçesinin Hacı Ahmetli Köyü, Çatalharman Mahallesi’nde doğdum. Babamın adı Osman, anamın adı Mene. İki anadan altısı kız, üçü oğlan dokuz kardaşız.
On yaşımdayken oğlak, kuzu gütmeye başladım. Çobancılığım yedi sene sürdü. On yedi yaşımda hariçten ilkokul diploması alıp, Mut Ortaokuluna kaydımı yaptırdım. Ortaokuldan sonra Silifke Lisesinden 1965 yılında mezun oldum. Aynı yıl Gazi Terbiyenin Fransızca Bölümünü, Atatürk Üniversitesi Fransız filolojisini (Fransız Dili Ve Edebiyatı) kazandım. Tabi ki, üniversiteyi tercih ettim. 1965 yılında üniversiteye kaydımı yaptırdım. Yardımcı branşlarım İngilizce ve Latincedir. Her iki dilden de sertifika aldım. 1969 yılında üniversiteden mezun olarak Anamur Lisesine atandım.
1970 yılında Mut’un Hisar Köyünden Mulla Ahmet Osman Özer’in kızı Emine ile evlendim. Üç çocuğumuz oldu. Afşin, Oğuz Avşar ve Asım. (Oğuz Avşar Aydın orman mühendisi oğlum 14.08.2021 yılında yangın söndürme esnasında şehit oldu.)
1972 yılında Mut Lisesine tayin oldum. 1975 tarihinde askerliğimi Bornova’da yedek subay olarak yaptım. 1985 yılında “yılın öğretmenliğine” layık görülerek ödülümü aldım.
Mut dışına çıkmadan1996 tarihinde emekli oldum. O tarihten sonra Mut’un kültürel değerlerine yöneldim. Kitabı sevdim, okumayı sevdim.