Açıklama
Baskı Tarihi | Kasım 2023 | Baskı Boyutu | 13,50 x 19,50 cm |
---|---|---|---|
Baskı Sayısı | 1. Baskı | Kağıt Cinsi | 2. Hamur |
Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
Sayfa Sayısı | 350 | Yayın Dili | Türkçe |
₺280.00 ₺196.00
Varlık ve hayatın en temel özelliği, sürekli ve sonsuz güzelliğe doğru evrimleşmesidir. Bu evrim ve gelişme sürecinin ana karakteri yazılımdır. 14 Milyar yıl önce bugünkü kâinatı netice verecek tarzda yazılım ve plan vardı. Önce madde çorba halinde idi. Sonra Fizik doğdu, sonra Kimya doğdu, sonra fizik ve metafizik ortası demek olan Biyoloji doğdu. Tevrat Tekvin, 2. bap, Fizik ve Kimya boyutunu cennetin normal ağaçları olarak anlatır. Ve cennetin ortasın da Allah (fizik ve metafizik ortasında) hayat ağacını (Biyolojiyi) yarattı diyor. Fakat bu hayat ağacından Âdemin: Soyutu bilen insanın yemesini yasak etti. Onun seks ve beden olarak değil de ruhani olarak yaşamasını istedi. Ama insan hep o ağaçtan yiyor. Sonra sorumluluk dünyasına atılıyor, yine ruhani bir varlık oluyor.
Ey hurafeleşmiş, denge ve ahlak ilkelerini bırakmış, dolayısıyla Kürtler gibi mazlum milletlere zulmeden dindarlara kızan ve gerçek manasında tam bir cennet olan varlık ve hayat alemini absürt ve anlamsız görmeye başlayan ve sonuçta hayatı kendilerine karanlık bir cehenneme dönüştüren aydın hemşehrilerim!… Üç şeyle bu hayat ve bilgi cennetini kazanabiliriz. A) Dilbilgisi, B) Fen Bilgisi, C) Özgür Düşünce.
Hayat sade ve basit olduğu gibi dinler de öyle binlerce hurafe değiller. Temel beş-on ilkeden oluşuyorlar. Ve dinler geçmişten daha çok geleceğe bakıyorlar. Mesela Musa, hukuk ve devlet demektir. Sosyal hayatın nehir gibi akması manasına gelir. İsa, ruhaniyet ve üst hukuk demek olan ahlak demektir. Bu olursa şeriata hiç gerek kalmıyor. Muhammed, İslam demektir. İslam başta iman ve bilim, kadın ve erkek, zengin ve fakir olmak üzere bütün zıtlıkları barıştırıp hayatı anlamlandırmak demektir. Fakat M. İkbal’in deyimiyle fiili materyalist ve cebriyeci olan Emeviler, karşı devrim yaptılar. Ali’nin İslam’ı tam yaşanmadı. (Ali Şeriati)
Baskı Tarihi | Kasım 2023 | Baskı Boyutu | 13,50 x 19,50 cm |
---|---|---|---|
Baskı Sayısı | 1. Baskı | Kağıt Cinsi | 2. Hamur |
Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
Sayfa Sayısı | 350 | Yayın Dili | Türkçe |
Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.
Hukuk Aşkı (458)
Çalışma Atölyemiz (200 sayfa)
En Güzele Yürümek “Mihenk Taşı Düşünceler” (220 sayfa)
Adalet Sevdam Benim (184 Sayfa)
Ayağa Kalk Anadolu (210 Sayfa)
Özlem Yüklü Anıların İzinde (190 Sayfa)
Ayağa Kalk İnsanlık (140 Sayfa)
Hece Hece Şiir Dünyam (184 Sayfa)
Ayağa Kalk Adalet (414 Sayfa)
Aşı, Tohum ve Maya (142 Sayfa)
Ve İnsan Uyanınca (382 Sayfa)
Türküler Bizi Söyler Şarkılar Bizi Özler (354 Sayfa)
Özdeyişler (532 Sayfa)
Güzergah Arayışı (222 Sayfa)
Konu itibariyle Şeyh Galib’in kendi iç yolculuğundan yola çıkarak kurguladığı tasavvuf ehlinin kâmil insan olma yolunda geçirdiği zorlu aşamaları ve kendini bulma çabalarını anlatan Hüsn ü Aşk, alegorik yapısı, olay içerisinde kahramanların değişim ve dönüşümlerinin ustaca verilişi, vakanın kronolojik bir yapı içerisinde sıralanışı, mekân unsurlarının insan psikolojisi üzerindeki etkilerinin göz ardı edilmemesi ve olay kronolojisine paralel olarak tasarlanmış zaman unsurlarının kullanılışı bakımından romanla büyük oranda benzerlik gösterir. Bu sebeple Hüsn ü Aşk, modern anlatı türlerinden olan romana dair teknik yöntemler kullanılarak incelenmesi gereken önemli bir eserdir.
Bu çalışma, modern romanımızın oluşumuna büyük katkılar sağlayan klasik edebiyatımıza ait mesnevi türünde yazılmış muhteşem bir eser olan Hüsn ü Aşk’ın sahip olduğu içerik ve teknik özelliklerin, başta roman olmak üzere modern anlatı türlerinde kullanılan anlatım tekniklerine hiç de uzak olmadığı gerçeğini ortaya koymak ve eserden hareketle roman ile mesneviler arasında incelenmeye değer bir ilişki olduğu gerçeğini seslendirmek amacıyla hazırlanmıştır.
Ayşe Topçu der ki;
Hayat telaşemiz içinde, rastladığımız küçük bir tebessüm, duyduğumuz bir kelime, bazen de söylenen bir cümle hayatımızın dönüm noktası olabilir.
Orhan Pamuk, “Yeni Hayat” kitabında “Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti” der.
Balzac “Bir kelimenin insan hayatını değiştirdiği çok görülmüştür” der.
Bu kitapta Türk atasözleri ve diğer milletlerin atalarından miras kalan kısa, özlü, faydalı sözler seçilerek derlenmiştir.
Bu kitabı okuduğunuzda; zihin dünyanız genişleyecek, hazır cevap yeteneğiniz gelişecek, geçmiş yaşanmışlıkların zengin düşünce ışıkları sizin de zihninizde yeni ışıklara ilham kaynağı olacak ve asla eskisi gibi olmayacaksınız.
Yani; hayatla ilgili dersinizi atasözlerinden almazsanız, hayat dersini bizzat kendisi verir. O da asla bedava vermez. Bazen biraz acı, bazen daha büyük zararlar verir. Benden söylemesi… : )
Bakın Atalarımız ne demiş?
“Nasihat tutmayanı müsibet tutar”
Peki diğer milletlerin ataları ne demiş?
Henüz inceleme yapılmadı.