Açıklama
| Baskı Tarihi | Ekim 2023 | Baskı Boyutu | 13,50 x 21,00 cm |
|---|---|---|---|
| Baskı Sayısı | 1. Baskı | Kağıt Cinsi | 2. Hamur |
| Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
| Sayfa Sayısı | 222 | Yayın Dili | Türkçe |
₺185.00 ₺130.00
“Kadınların örselenmesi bitmiyor. Hayata tutunmak için daha fazla güç sarf eden kadınlar aslında daha güçlü. Karşılaştıkları her zorluğa göğüs germekle yeterince yıpranıyorlar. Evet, hata da yapıyorlar hayatın hengamesi karmaşası içinde. Yine de yılmayan kadınlarımıza selam olsun.”
Yazar ve Şair Betül FIRAT
| Baskı Tarihi | Ekim 2023 | Baskı Boyutu | 13,50 x 21,00 cm |
|---|---|---|---|
| Baskı Sayısı | 1. Baskı | Kağıt Cinsi | 2. Hamur |
| Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
| Sayfa Sayısı | 222 | Yayın Dili | Türkçe |
Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.
Out of StockBir yanımı kışa hazırlıyorum şimdi. Bir yanımsa güneşe şefkatle sarılmış. Kışlık giysiler bakıyorum. Kalın kazaklar, pantolonlar, su geçirmez ayakkabılar. Her mevsim geçişlerinde bambaşka bir insan oluyorum. Bir yanım üşüyor, diğer yanım ter içinde. Hafif bir rüzgar esince sonbaharın kokusunu alıyorum havadan. Sanki ağaçlar Zirdenbire yaşlanıyor, yapraklar sararıyor ve bir hüzün kendisini ortalığa bırakıyor. Bu yüzden de neş’e içinde gülümserken ortalıkta, birdenbire suratı kırk karış bir adam oluveriyorum. Giysilerime de yansıyor bu karmaşa. Altımda siyah bir kot pantolon, üstümde lila bir tişört olabiliyor. Bir yanımla diğer yanıma dönmek ve ona seslenmek mümkün olsaydı, diğer yanımı karşıma alır ve ona “beni hüzünlere salma nolur!” derdim. Beni hüzünlere salması için sonbaharın gelmesi gerekmez çünkü. Doğuştan bir hüzünle gelmişim zaten dünyaya. Gözlerime her bakan niçin bu kadar hüzünle baktığımı sorar. İsteyerek yaptığım bir şey değil aslında bu. Bu hüzündür beni güzelleştiren, bakışlarımı derinleştiren.
Herkese bulaştırdığım bu hüzünle durmadan çoğalırken, yaz mevsiminin geçici tesellisiyle mutlu olmaya çalışmam biliyorum ki nafile. Her şey ne kadar da sıkıcı. Keşke yanımda olsaydın diyebileceğim birisi olsaydı keşke. O zaman farklı bir insan olabilirdim belki. Belki mevsimleri zamanında ve tadında yaşardım. Bir yanım yaz, bir yanım kış olmazdı. Zamanı ve mekanı anlamlandıran ne ki? Bir insanla güzelleşiyor bir şehir. Bir insanla her şey yerli yerine oturuyor. Hayat yeniden dizayn ediliyor.
-30% İndirimİnsanın yüreğini yıllarca sızlatan, beyninin şurasında, burasında, nihayet bir köşesinde unutulmaya bırakılmış bir anısına rastlarsınız. Ancak en ummadığınız, en yakınınızdan gördüğünüz bir aldatmacayı, sorun etmeyeyim diye çeyrek asır içinizden atmaya, unutmaya çalışıp dururken, yine yakınınızın kendisi tarafından gün yüzüne çıkarıldığında, “Ne halt ettim de onunla yine bir araya geldim?” diye sorar durursunuz kendinize.
En yakınınızdakileri bile derinlemesine tanımak, onun özüne inebilmek için geçen zaman, boşa harcanmışta olsa, iyiyle kötüyü, ayırma konusunda vermiş olduğu ders fevkalade bir kazanç olarak yazılır hanene. Sürekli bir arayış içinde olunca, benzersiz bakış açısı, en iyi örneklerini ortaya çıkarıyor.
Yıllarca üşenmeden, zorsunmadan, kahrını çektiğin en yakının, günün birinde kendine has yöntemlerle omzuna basarak belli imkânlara kavuşunca, hiç düşünmeden bir paçavra gibi atılan bir ağabeyin kaleme aldığı bir öykü.
Yazan için durum bu kitaptaki gibiydi. O kadar hırsın, isteğin, birazda aile içinde çıkacak anlaşmazlığın, etraftan duyulması ile yapacağı yankının etkisinde kalan, ağabeyin bu zaafından faydalanarak, insafsızca yapılan haksızlığın sadece bir karesidir.

Belki ya da belli ki bu kitapta yazılanlar size “garip” gelebilir. Kitaptakileri okudukça “olabilir mi” diyerek soracağınız belki de onlarca yer ve bölüm olacaktır. Kitaptaki konuşmaları, olayları ya da kahramanları da “garip” bulabilirsiniz. Normaldir. Zaten kitabımın adı, “Gariplerden Bir Yolcu.” Adı üstünde, yani, bu kitaptakilerin size “garip” gelmesi şaşırtıcı olmayacaktır.
Bu yazdığım kitabım türünün hangi kapsamda sayılacağını bilmediğimi belirtmiştim. Edebi bir değer taşıyıp taşımayacağını da bilmiyorum. Esasında o husus çok da umurumda değil. Ben yalnızca bu kitapta geçen olayları, fikirleri ve mesajları niye yazdığımı ve neden böyle bir kitap çıkarttığımı çok iyi biliyorum.
Maksadımız iyi ve ulvi. Netice de iyi ve ulvi olacaktır. Bundan sonsuza kadar eminim. Vesselam.
-33% İndirimKuru bir topraktım senden önce,
Güneş sızıyordu ciğerlerime kadar,
Bulutlar küskün, rüzgâr bitap,
Bedenimin her bir yeri delik deşik,
Yılanların, çıyanların yuvasıydım.
İnsanların en sevdiklerini,
Misafir ederdim sonsuzluğa.
Sonra sen düştün yüreğime,
Melteminle süpürdün fazlalıklarımı,
Yağmurlarla can verdin ruhuma,
Bütün cemrelerinle düştün gönlüme,
Gençliğimin ‘ilk’ baharında…



Henüz inceleme yapılmadı.