Açıklama
| Baskı Tarihi | Mart 2021 | Baskı Boyutu | 13,00 x 19,00 cm |
|---|---|---|---|
| Baskı Sayısı | 1.Baskı | Kağıt Cinsi | 1.Hamur |
| Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
| Sayfa Sayısı | 16 | Yayın Dili | Türkçe |
₺19.00 ₺15.00
Bizler De Suyu İsraf Etmemeliyiz.
Bir Damla Su Bir Hayat Kurtarır.
Her Damla Suyu Dikkatli
Kullanmalıyız.
Göllerimizi, Derelerimizi,
Denizlerimizi Kirletmemeliyiz.
Çeşmelerimizi Boşa Akıtmamalıyız.
| Baskı Tarihi | Mart 2021 | Baskı Boyutu | 13,00 x 19,00 cm |
|---|---|---|---|
| Baskı Sayısı | 1.Baskı | Kağıt Cinsi | 1.Hamur |
| Cilt Tipi | Ciltsiz | Çevirmen | |
| Sayfa Sayısı | 16 | Yayın Dili | Türkçe |
Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.
-25% İndirimMehmet Gözükara, bu eserinde Elbistan ve çevresindeki bir nesil öncesi sayılabilecek, kendi ifadesiyle ‘Fertlerinin aynı kaptan yemek yediği ve aynı bardaktan su içtiği aile bağlarının güçlü olduğu zamanlarda’, göçebe ve tarım kültürüne ait sosyal hayatın yaşanmış hikâyelerini, modern hikâye tekniği ile ele alıyor.
Elbistan ve dolaylarında geçen hikâyelerde Anadolu insanının sevgisi, zevki, vatan muhabbeti, hayata bakışı; aşk, macera ve heyecan örgüsü içinde sözlü geleneğe bağlı akıcı bir anlatım üslubu ile çok başarılı bir şekilde aktarılmıştır.
Ramazan Avcı
Mehmet Gözükara özellikle çocukluk döneminde yaşanmış ve rivayet edilen olayları yörede kullanılan dil, benzetme, deyim, dua ve bedduaları kullanarak akıcı bir şekilde anlatmış. Ben bu hikayeleri okurken sanki Elbistan’da geçen çocukluğuma tekrar dönüp o günkü ruh halini ve heyecanını yeniden yaşadım.
Usta bir halk şairi olan Gözükara; dürüstlük, mertlik, adalet, vatanseverlik gibi kültürel değerleri şiir ve hikâyeyi bütünleştirerek anlatmış. Geçmiş dönemlerdeki günlük hayatta yaşanan olaylar, kırgınlıklar, çekişmeler, gelenekler, görenekler ve gönüldeki duygular hikayelerde çok güzel işlenmiştir. Kitap özellikle yeni neslin o günleri anlaması ve geçmişle günümüz arasında kültürel bağ kurması bakımından oldukça önem taşımaktadır.
Durdu Güneş
-26% İndirim2001 Elazığ doğumluyum. Liseyi yeni bitirdim. Şu an 19 yaşındayım. Ve daha yolun başındayım. İlk kitabım olan ‘’Mutluluğumun Sabahı’’ eserimden sizlere içimden geçen duyguları aktarmak istedim. Umarım yazmış olduğum şiirlerimi beğenirsiniz. Hayatımda değer verdiğim insanlar oldu. Bazen bir insanın içtiği sigaraya, bazen kahvesini içtiği bardağa, bazen attığı adıma ve daha başka özeliklerine… Değer verdiğin insanın bazı halleri ve davranışları insanı aşık eder. Bu duygular ile yazılmış şiir demetlerinden bir kesit okuyacaksınız…
-26% İndirimBir zamanlar, başında dumanı hiç eksik olmayan Geven Dağı’nın eteklerinde ne hikâyeler yaşandı. Nice sevinçlerin sesini duyarak ortak oldu onlara. Nice kısık sesli ağıtlara şahitlik etti. Teselli etmek istese de yapamadı. Hüznün ve sevinçlerin çırağında yükseldi göğe doğru sessizce. İnsanlar kendi
telaşlarından onu fark etmediler bile. Göksu’nun coşkun akan çağıltısıdır duyulan bu ses deyip oraya yöneldiğinde, Örtülü ve Arı Kuyusu (Kuşak) köylerinin toprak kaplı damlarından dışarı sızan fısıltılarını duydu çoğu zaman.
Güneşin yakıcı ışıkları ulaşınca üstüne, üzerimi gıdıklayan çocukların, sivri kayalıklar içine gizlenmiş kar sularımı bularak, Üçoluk ve Çukurasma köylerinin tarlalarında çalışan esmer tenli işçilerin yüreğine serinlik verdiğimi nereden bileceksiniz? Güneşin huzmeleri tesirini kaybetmiş, yerini poyrazın bedenleri donduran soğuğuna bırakmıştı. Poyrazın sesine karışan inlemelerin Kurbağa köyünün yarı örtülü damlarından çıktığını dikkatlice bakmazsanız fark edemezsiniz. Yaşananlar sadece dünde değil, bugün ve yarında…
-35% İndirimPost modernlik sonrası Post-Truth bir çağda yaşıyoruz. Bu çağ tüm “anlam değerlerimizi” yıktı. Hakikat kayboldu. Belirsizlik ve sıradanlık, hakikat sonrasının yerini aldı. Doğruluk değerleri, yalanın zehri ile birlikte tümden ‘göreli’ hale geldi. Anlamlar kayboldu. İyi ve kötü birbirine karıştı…
Neden böyle olmuştur?
Kaybedilmiş değerlerin geriye döndürülmesi mümkün müdür?
Bilemiyorum…
Ama hiç değilse tarihin bir dönemine tanıklık etmek için bu kitabı derlemeyi kendimce uygun gördüm. 90’lı yıllardan 2010’lu yıllara kadar düşünce dünyamdan oluşan anlam ve değerleri hatırlatmak istedim. Evet, geçmiş zaman, geçmişte kaldı. Geleceğin kurgusu, şimdiki gençlerin yeni düşünceleriyle oluşacak ama geçmişteki ‘anlamların’, gelecek zamana ‘öncülük etmesi’ benim beklentim. Bu eserin yazılma nedeni de budur zaten… Zamanı yakalayıp, bana göre eskinin değer dolu anlamlarıyla, yenilenen dünyanın düşüncelerini ve değerlerini buluşturmak…
Bu düşünsel çabanın neticesini ise okurlara bırakıyorum…

Stokta yok


Henüz inceleme yapılmadı.